Ana Sayfa » Tüm yazılar
Yeni Yıla Açılan Dokuzuncu Altı Dakika
Bir gül gibi, gir kalbe gönül gibi...Cıvıma..
Kendi kendine açılan pencereden, usulca içeri girdim. Kapısı açılmıyor hâlâ kilerin. Yutmuş mu ne anahtarını; bilmiyorum diyor, söylemiyor kimseye hiçbir şey. Kimse de, kendi de çilingir çağırmıyor, anlamıyorum. Allahtan pencere cüsseme göre. Hooop.. Kalkan toz kümesinden bir huzme burnuma haappşuu... Avucumda bir anahtar, koşuyorum kapıya occamın usturası var bir şey var arkadaş. Cık...Açmadı, anlamadım.. Karanlık desem karanlık değil, aydınlık desem hiç değil odaya göz gezdirirken köşedeki sarı sandığı gördüm, bomboş odanın en dip köşesinde.. Eğildim, anahtarı yuvasına yerleştirdim kuş figürlü sandığın. Bir iki sağa sola meylettiyse de açılmadı, zorladım biraz, hafif gıcırtıyla döndü yuvada anahtar.Acıyordu canı, acıyacaktı biraz daha, sandık iyice açılana kadar.Sandım ki sandıktan çeyizlikleri çıkacak eskimiş lavanta kokulu danteller, şallar, tülbentler.
Kendi kendine açılan pencereden, usulca içeri girdim. Kapısı açılmıyor hâlâ kilerin. Yutmuş mu ne anahtarını; bilmiyorum diyor, söylemiyor kimseye hiçbir şey. Kimse de, kendi de çilingir çağırmıyor, anlamıyorum. Allahtan pencere cüsseme göre. Hooop.. Kalkan toz kümesinden bir huzme burnuma haappşuu... Avucumda bir anahtar, koşuyorum kapıya occamın usturası var bir şey var arkadaş. Cık...Açmadı, anlamadım.. Karanlık desem karanlık değil, aydınlık desem hiç değil odaya göz gezdirirken köşedeki sarı sandığı gördüm, bomboş odanın en dip köşesinde.. Eğildim, anahtarı yuvasına yerleştirdim kuş figürlü sandığın. Bir iki sağa sola meylettiyse de açılmadı, zorladım biraz, hafif gıcırtıyla döndü yuvada anahtar.Acıyordu canı, acıyacaktı biraz daha, sandık iyice açılana kadar.Sandım ki sandıktan çeyizlikleri çıkacak eskimiş lavanta kokulu danteller, şallar, tülbentler.
Unutursak Seni, Kalbimiz Kurusun Roboski
Kırıldıysan ya da kızdıysan birine ve bir yudum kahvelik de bir hatır mevzubahisse biriktirdiklerinizde geçeceksin arkadaşım karşısına kırıldığın-kızdığın kişinin doğru düzgün anlatacaksın derdini "Ben sana kızdım, kırıldım, küstüm" diyeceksin şu şu şu sebepten diyeceksin yargılamayacaksın yekten doldurmayacaksın da kendini iç sesinin abuk hezeyanlarıyla o da anlatacak sana neyse mesele niye öyle davrandıysa ya da davranmadıysa söyleyecek her neyse bağrışacak küsüşecek ağlaşacak sarılıp saracaksınız birbirinizdeki birbirinizin anılarını sonra da yürüyüp gideceksiniz yoksa yürümez yani bence. (Yazdıklarımın hiç bir kişi ve kurumla alakası yoktur, benimle hiç yoktur, arz ederim!) |
Bir Tatlı Hüzün Almaya Geldim Kuzguncuk'tan

İnsan kadar, insanlık kadar eskidir yeryüzündeki ikameti dinlerin.Bir şekilde dünyada var olan insanın, bu var oluşa dair “ nedenleri, nasılları, eee sonraları” sorgulama yolculuğu mu dinleri var kıldı, insanla eşanlı mı var olmaya başladı dünyada, ya da insandan bile çok eski mi dinler tarihi bilmem lakin inanılan ya da inanılmayan şekle göre yaradanının adı, ibadet şekilleri,yöneliş yolları değişse de hep vardı, var...
İçinden Gerçek Geçen Gerçek İnsanın Hayalhanesi
Kim demiş ki derin hisler, uzun yıllarla olur...
Bazı insanlar vardır hani, çok yenidir hayatınıza girmişlikleri ya, sanki yıllardır birlikteymişsiniz, hayatınızın her miladında –insan bir kere doğmaz; zira her ruh yangını vesiledir yine yeniden doğmalara küllerimizden- yanınızdaymış hissi verirler. İlk aşık olduğunuzda, mezuniyetinizde, terfinizde, ilk terk edildiğinizde, evlenme teklifi aldığınızda... Uzar da uzar liste, velhasıl; diplerinizde, zirvelerinizde hep paylaşmıştır sizinle sofranızdaki duyguyu, o duygu her ne ise.