İçinden Gerçek Geçen Gerçek İnsanın Hayalhanesi


Kim demiş ki derin hisler, uzun yıllarla olur...
Bazı insanlar vardır hani, çok yenidir hayatınıza girmişlikleri ya, sanki yıllardır birlikteymişsiniz, hayatınızın her miladında –insan bir kere doğmaz; zira her ruh yangını vesiledir yine yeniden doğmalara küllerimizden- yanınızdaymış hissi verirler. İlk aşık olduğunuzda, mezuniyetinizde, terfinizde, ilk terk edildiğinizde, evlenme teklifi aldığınızda... Uzar da uzar liste, velhasıl; diplerinizde, zirvelerinizde hep paylaşmıştır sizinle sofranızdaki duyguyu, o duygu her ne ise.

Düşünce Pakete Sığar mı?


Andımız

Önce doğruları söyleyeceksin, doğru olacaksın dosdoğru; Yunus’un dergâha taşıdığı odunlar kadar doğru. Rüşvet vermeyeceksin / almayacaksın meselâ işin görülsün, eşit haklara sahip olduğun kişilerin bir adım önüne geçebilesin diye...

Çalışacaksın çok çalışacaksın, üretecek, üretecek, üreteceksin; derdin hep artı değer olacak. Somut olarak olamadığı zamanlarda pozitif enerjiyle, bir tatlı tebessümle içlerini ısıtacaksın, iyi geleceksin insanlara...

Sene-i Devriye-i Roboski



“Her şey değişip akmada,bu hâl beni hayran bırakmada..”


Demiş vakt-i zamanında şair. Ne yazık ki hâlâ her şey değişip akmada, bu hâl ise; kalbi kalplaşmamış,kalb gibi atan, vicdanını, sağduyusunu, bu her şeyi tüketen, adına kapitalizm denen canavara kaptırmamış insanları pek hayran bırakamamada. Yüreklerini eline alıp sıkıp sıkıp bırakmada ve bunu hep yapmada.

Ellerini Tutmazsam Gülüm



ELLERİNİ TUTUMAZSAM GÜLÜM

02.12.2012 Pazar.

Emre ile karateye geldik, keyifliyiz.

Dün biraz üzdük birbirimizi, akşam halasında kalıp da bir gece ayrılık girince araya hasretle sarıldık ve o dokunuşla onardık birbirimizin kalbine sözlerimizle attığımız çizikleri.

Güneş

Biz Nerede Yanlış Yaptık...


Sabahın Seherinde,

Nemrut'un akşamında..

Bir zamanların tanrıları

Seyreder gün batımını..

Diyesim Geldi

Sadece hüzün, sadece yalnızlık ve sadece sessizlik olsa yürekteki adı yürek olmaz inan.

Diyalektiğine uymaz yüreğin. Dinamiktir yürek; hüzün de vardır, sessizlik de, yalnızlık da

ki lazımdır da. Öte yandaysa bir cocuğun gülüşünde, bakışında filizlenir yürekte

yangın, yaşama yangını, yaşama telaşı. O telaş da can verir in-sana-bana-bize.

Yırtar sessizliği çığlıklarıyla umut, yaşama istegi. Birbirlerinden beslenir,

birbirlerinin küllerinden doğarlar...

İnsan Kısım Kısım Yer Damar Damar

İki türü vardır böylelerinin: Birincisi bilinçsizce yapar bunu. Kendi başına değil bir başkasının başına gelen her kötü, zor durumda kendi sırasını savdı sanır da içten içe sevinir kendisi yaşamadığı için, bir yandan yaşayana da üzülerek. Lakin yoktur böyle bir yasası, sırası zor anların, yazgıların. Her yazgı yazılan alnı bağlar ve birinin yaşadığı zorluk bir diğerinin belasını savmaz. İkincisinin durumu daha vahimdir, karadır kalbi böylelerinin. Acıyla, dramla, müşküle düşenin müşküllüğü nisbetince mutludur, beslenir, palazlanır acılardan. Acıları büyüdükçe tükenen insanların karşısında büyüdükçe büyür yalan mutluluğu, kalbinin karası gölgeleyemez bu mutluluğunu, gölgelese de göremez kördür zira aynı zamanda. Zamanla yutar zaten kendini de kalbinin karadeliğinde kaybolur gider insanlığından, insanımsılığından kalan da...